Duruyu beklerken nerdeyse tüm annelerin hemfikir olduğu o mükemmel duyguların hiç birini hissedememiştim, kalp atışlarını duyabildiğiniz , sıvı dolu bir göbeğin içinde yüzmeye çalışan hamur gibi bir canlıyı görebildiğiniz aletlerde beni heycanlandırmamıştı -sardı korkular, gelecek yıllarrr- sendromuyla uğraşıyordum vs, ama Durunun gelişiyle birçoğu kendiliğinden halloldu. Kalanlar bazen beni zorlasada Durunun ve zamanın yardımlarıyla belki tamamen iyileşirim , belki burda yazar içimi döker, rahatlarım belki herşey süper olur bu dünyanın en güzel gönüllü köleliği için ikinci kez cesaret bulurum. Belki yorgunluklarda paylaşıldıkça azalıyordur, deneyelim bakalım.
Yazın ilk ve herhalde son pikniğine gittik dün. Rabiş davet etti.Brownimizi yapıp gittik Durucumla.Hava da nefisti. Çalılar böğürtlen doluydu. Neden en kocaman meyveler ulaşılamayan dallarda olur? Toplıycam diye hertarafımı çizdim ama Durucum bol bol yedi, ağzı burnu mosmor oldu. Uyduruk bi salıncak ta yaptı Rabiş, oynadık biraz. Mangal bitti, semaver çayımızı içtik, döndük evimize. Durucum öğlen uyumadı, yoruldu üstelik, banyosunu da yapınca erkenden uyur diye ummuştum ama ters etki yaptı. Yorgunluktan uyuyamadı bir türlü, tam bir cadı oldu, herşeye ağlayarak sabrımı tükkettikten sonra daldı uykuya. Yine de güzel gündü, güneşin hala bizi terketmemiş olması çok güzel...
BULUT ATLASI cloud atlas
-
Uzuuunn zamandır seyreylediğim en güzel film, çok şey yazmak mümkün ancak,
üşeniyorum, mutlaka izleyin diyorum. Biraz uzun, 3 saat kadar sürüyor
sanıyoru...
ay çok güzel bir gün olmuş :) böğürtlen kısmı özellikle
nedense bizim kızda aşırı yorulduğunda uykuya geçemez bir türlü ve huysuz olur :)
annemin hep söylediği bişey var; uyku uyku getirir diye
tersi de doğru galiba :)