Dershane döneminde Kadıköy rıhtımdan her çarşamba Leman alıp bir kaç gün yol boyunca kafamı kaldırmadan okurdum. Bütün karikatür ve yazıları. O kış tek neşem buydu zaten. Hala da çok severim iyi karikatürü.
Selçuk Erdem ve Erdil Yaşaroğlu'yla başlardım okumaya. Şimdi bayılarak dinlediğim Nihat Genç i de nefret ederek okurdum, o zamanki yazıları sırf küfürdü. Sonra okul başladı, daha az alıp okumaya başladım zaten o birçok çizer de Lemandan ayrıldı, başka oluşumlara dağıldılar. Arkasından internette maille karikatür forwardlama dönemi geldi. Son yıllarda Uykusuzcular a bayılıyoruz.
Reklam magnetlerinin parlak kağıt kısmını kaldırıp, karikatürleri yapıştırdım, resimler karton olduğu için kalın, sağlam oldular. Kendim yaptım diye demiyorum ama çok şirinler :)
Süper olmuş magnetler!
Ben de Yiğit Özgür hastasıyım..Aslında ben bayağı ufakken eve alınan Gırgırlarla başladı benim karikatür serüveni..Avni, En Kahraman Rıdvan..Sonra gençlik yıllarında Lombak Leman, Kötü Kedi Şero filan..Eskisi kadar almıyorum haftalık dergi ama Erdil Y. Yigit Ö. Selçuk E. filan albülmerini alıyo bizim bey, iyi oluyor..
evet bizde de bağımlılık durumu vardı bi dönem birde kitaplarını alırdık, komikazenin, s.erdemin fln...
Sen bir dahisin hande.
Şimdi ben sokakta gördüğüm magnet leri bile toplamazmıyım.
Öperim.
kapıcı anne Çiğdem
çiğdemcim banamı yazdın?
Gerçekten süper fikir, çoook hoşuma gitti.Elinize sağlık...
ben bunları cok begendim ve bu fikirden yararlanarak bende evde olan magnetleri değerlendirdim ve elde olan renkli cıktılarımla birşeyler yaptım blogumda sizi kaynak göstererek yayınlamayı düşünüyorum.sevgiler
merakla bedkliyorum bende...